Gece – Allâme

Anlatacaklarım var
Bu benim hikayem değil, senin hikayen
Kulak ver

Ne hikayeler duydu bak bu yorgun sahil
Düşünmek iş yapınca 24 saat mesai
Arızalı bir aklın varsa dengesizdir hep terazin
En fenası bu
Dolu konuşmak zor merasim
Ağız dolusu küfür ederdim okul nâmüsait
Aç karınla yürü taşıtla gitsen iki vesait
İz süren avare gibiyim eve varınca hâlim içler acısı
Var olmak, bir anlamda olmak demek mücahit
Enayi gibi fedai olmak başka
Sorunlu tipler, sorunlu eşleriyle hep savaşta
Bilirler hayır gelmez öyle aşktan
Muhabbet laçka
Kurtulmak söz konusu dahi değil ona yanaşma
Sabah yat akşam uyan çalış bir hafta
Unutma peynir gemisi yürümüyor bir lafla
İlhamım sever afra tafra
Buna nazaran 15 yıldır sahnelerin tozunu attı vefakâr diyafram

Bu gece serin, sıkı giyin derim
Ayakkabılar yırtık ama altın kolyelerin var
Yanan hayallerin, zulasında bekledin
Gözüne kestirdiğinde yol uzar
Hava serin, sıkı giyin derim
Ayakkabılar yırtık ama altın kolyelerin var
Yanan hayallerin, zulasında bekledin
Gözüne kestirdiğinde yol uzar

Bu da ikinci kısmı

Çeneni kapat lavuk attığın voltayla avun
Boş zamanın değerlensin fazla etli gezen tavuk
Ölüne sürer sabun hayat ve kıçına tıkar pamuk
İçinde bilinçsiz yatarken omuzlarına koyar tabut
Korkman normal, planların düşer suya
Normalde korkusuz girerdin gözün kapalı mevzuya
Kanun koydukların kral olursa şaşma
Soytarıların kurallarına yalnız soytarılar uyar
Sorun yok, yok dediğin sürece
Kuşkuların yok olucak zamanında
Nedenin var, yüzüne güneş açar
İçin ısınacak, inan buna
İnan, başka çaren yok
İnanmıyorsan viran
Gerçekler her an yakanda yapışık hâlde yapar plan
Hayatın yamuk inancın tornavidan
Girmez zorlamadan rayına tren
Gülmek formaliteden aşkım filan

Bu gece serin, sıkı giyin derim
Ayakkabılar yırtık ama altın kolyelerin var
Yanan hayallerin, zulasında bekledin
Gözüne kestirdiğinde yol uzar
Hava serin, sıkı giyin derim
Ayakkabılar yırtık ama altın kolyelerin var
Yanan hayallerin, zulasında bekledin
Gözüne kestirdiğinde yol uzar