Kostümün şirin de gizlediği materyal cerahat Biat edip sürün şu altı günde bir günün rahat İlk basamağındasın bu merdivenin, çıkmanız yasak İtaat vazifen şikayet etmen kabahat Vakit tam anlamıyla öldü sende Ki kendin için uyanmazdın önceki düzende Zamanın kendisine döndün terfi beklerken Ve artık başka bakıyorsun ait olduğun şu semte Geleceğine dair planların başka hayatların klonları Gerçekleşsin diye bul onları Kaynağındasın masanda duran bütün sorunların Aşkı dahi dakikleştirirken adımların Sefa derken sefalete cefa çekip cehalete Ne sağsın ne selamet, el mahkûm varsın idareten Çarka çomakken de devam eder Hayatın akıl hastanesinden geliyorum ziyarete
Perdeyi aç Gün yüzü görmedin hiç köleliğine inat, yov Perdeyi aç Gündüzün ölmedi çık mahallende dolaş
Perdeyi aç Gün yüzü görmedin hiç köleliğine inat, yov Perdeyi aç Gündüzün ölmedi çık mahallende dolaş
Şimdi önünde rampalar var Yalnızlık ambiyansın sokaklar ve lambalarla Yemekle sigara arası bocala son kalan paranla Yakandan asılı geçmişin tekerrür ediyo’ sanki abrakadabra Bir an inandın hayat atar palavra Her gardın düştüğünde satılacaksın olana dek kadavra Diş geçirdiğin kadar net tutan kuralların var Mezarlarına binalar çıkar kralların da Görmek istediğin şekilde yaşa sefa sür Elinden çalmışlar da oynuyorlar de ki: “Tesadüf.” Kör müsün? Hayatın bi’ külüstürün pelt hüznü Bu verse’ün amacı ezik olmaman, dil elden üstün Şu ki husus: hep kuruludur pusu Bu onun için kusur, şahsiyetine usül Seviyo’san pürüz uğramaz yanına huzur İçin kurda döndü velhasıl görüntün hâlâ kuzu!
Perdeyi aç Gün yüzü görmedin hiç köleliğine inat Perdeyi aç Gündüzün ölmedi çık mahallende dolaş
Perdeyi aç Gün yüzü görmedin hiç köleliğine inat Perdeyi aç Gündüzün ölmedi çık mahallende dolaş
Perdeyi aç Gün yüzü görmedin hiç köleliğine inat Perdeyi aç Gündüzün ölmedi çık mahallende dolaş
Perdeyi aç Gün yüzü görmedin hiç köleliğine inat Perdeyi aç Gündüzün ölmedi çık mahallende dolaş