“Abi bu tarz yakışmamış” “Abi şu tarz yakışmamış” “Abi böyle yapma, böyle söyle” Diyen arkadaşlarım, kardeşlerim İçimden geleni yazıyorum ben Benim içimden o an ne gelirse Ona göre bi’ müzik bulup yazıyorum Bugün de böyle bi’şey yazmak istedim Küfürlerim için kusura bakmayın
Elini kalbe koy sonra biraz düşün beni Düşlerimde kaybolan kadın nasıl düşürdü beni? Kaybolan yıllarım geri gelir mi? S*ktiğimin hayatında sevdiğim bir gün kıymet bilir mi?
Dilimi lâl ettiniz bozdunuz İstemedim dedim küfürlerimde yer buldunuz Onca say ve söv g*tün sıkıştı bayrak aç S*ktir olup gitmek istediğin gün deki; “biz olgunuz.”
İnsan oğlu nasıl nankör oldu Evime aldığım köpek nasıl bir anda insan oldu? Farkındayım sözüm ağır gelir Sevdiğin bir varlık öldüğünde kaybeden bilir
Bilir, bilir zaten herkes bilir İyi gelmeyen ne varsa sonradan el olanlar bilir Kim bilir kalanların nasıl geberdiğini? Çok bekledim bilirim gidenlerin geldiğini
Halimi sorsa Kendini benim yerime koysa Dayanamaz bi geçesi sabahı bulmaz Ateşe ver yanına kalmaz
Halimi sorsa Kendini benim yerime koysa Dayanamaz bi geçesi sabahı bulmaz Ateşe ver yanına kalmaz
Ne ırmak deniz ve yollar aştım uğruna! Çok mu sevdim anlat bana bu yüzden aşka doydun ha? Senin bulunduğun yer artık bir mezar yeri Artık kalbe kalan tek yer uğrak bir pazar yeri
İçime doğdun ama güneşim böyle batmamıştı! Or*spulaşan kalbim hiç böyle satılmamıştı Canımın nasıl yandığını da kimse bilmesin Kanatlarım kırık kimse bunu bilip de binmesin
Yazmak istediklerimin dörtte biri de böyle değil Beyin kaleme hükmederken de dinleyende kalbim değil Sevgi dediğin korkak olmamamalı Karanlıkta kaldığında şeytana sarılmamalı
Her yaşanan anlatılmamalı İlk ihanetin sonrası başka bir şans olmamalı Mutlu olmak isteyen vicdanlı olmamalı Birgün birini kaybederim diye de bir daha korkmamalı!
Halimi sorsa Kendini benim yerime koysa Dayanamaz bi geçesi sabahı bulmaz Ateşe ver yanına kalmaz
Halimi sorsa Kendini benim yerime koysa Dayanamaz bi geçesi sabahı bulmaz Ateşe ver yanına kalmaz